x

Giriş Yap

Beni Hatırla
Şifremi Unuttum ?
x

Üye Ol



Çocuklar için film seçme rehberiniz...

Ergenler ve sosyal medya filmi: Sekizinci Sınıf

19 Mayıs 2020 Salı
Ergenler ve sosyal medya filmi: Sekizinci Sınıf

“Bugünkü videonun konusu kendin olmak. Kendin olmak zordur. ‘Hep kendim olmuyor muydum zaten’ diye sorabilirsiniz. Ancak kendin olabilmek, insanların seni beğenmesi için başkası gibi davranmak değildir.”

14 yaşındaki başkarakter Kayla’nın bu sözleriyle açılıyor “Sekizinci Sınıf” (Eighth Grade, 2018). Dijital medyayla iç içe geçmiş günümüz nesline adeta ışık tutan film, genç yaşlarda YouTube’a yüklediği videolarla ünlenen komedyen ve yönetmen Bo Burnham’ın ilk filmi...

Yazı: Oğuz Kayır

Amerikan bağımsız sinemasının ortaokul travmalarını ve sancılı büyüme evresini anlatan “Bebek Evine Hoşgeldiniz" (Wellcome to the Dollhouse, 1995) ve 21. yüzyıl insanının gerçek hayat ve dijital ortamlardaki yalnızlığını işleyen “Ben ve Sen ve Diğerleri" (Me and You and Everyone We Know, 2005) gibi filmlerinden beslenen “Sekizinci Sınıf”, yönetmenin kendisi gibi “YouTuber” olma yolunda ilerleyen, kişisel gelişim videoları çeken Kayla’nın sekizinci sınıfının bittiği haftaya tanıklık ettiriyor seyircisini. Utangaç, özgüven problemleri yaşayan ve sosyal anksiyetesiyle başa çıkmaya çalışan bir genç kızın iç dünyası resmediliyor film boyunca. İçinde yaşadığımız topluma ve dönemin ruhuna hem ebeveynlerin hem de gençlerin bakabilmesi için bir kapı aralayarak sosyal medyanın hayatlarımız üzerindeki kaçınılmaz ve yadsınamaz etkisini derinlemesine tasvir ediyor Burnham’ın kalemi.

Genç kimliğin oluşumunda kişisel ve sosyal, mahrem ve kamusal gibi kavramlarının arasındaki sınır, sosyal medyanın etkisiyle ortadan kalkıyor veya değişim geçiriyor (Roberts, 2019). “Sekizinci Sınıf”, bir büyüme hikâyesi olduğu kadar bu iki kavram arasındaki sınırın yavaş yavaş kalkışının doğurduğu olumlu ve olumsuz birtakım sonuçları, Kayla karakteri üzerinden inceleme fırsatını da sunuyor bizlere. Kayla, her daim her anını sosyal medyada paylaşan ve dijital ortamda kendilerine ait yeni bir kültür oluşturan genç neslin içinde kendi sesini ve kimliğini oluşturmaya çabalar. Takıntılı bir biçimde sosyal medyada gerçekleştirdiği eylemler, gerçek hayatında anksiyetesinin yol açtığı iletişim kopukluklarından bir kaçış sunmaktadır ona. YouTube’daki kanalı da kendi “ideal” benliğini yaratabileceği bir platform niteliği taşıyor.

Akranları tarafından “sınıfın en sessizi” seçilip herkes tarafından görmezden gelinen Kayla, başta YouTube kanalı olmak üzere; Instagram, Snapchat ve Twitter gibi diğer mecralarda da kendini olduğundan farklı yansıtmak için elinden geleni yapmaktadır. Utangaç, özgüvensiz ve çekingen olmasına rağmen kanalında kendini “havalı, popüler ve özgüvenli” bir persona içine bürünürken görürüz. Bir sahnede de sınıfın popüler kızlarından Kennedy, annesinin de zorlamasıyla Kayla’yı doğum günündeki havuz partisine davet eder. Kendini mayosunun içinde özgüvensiz hisseden Kayla, babasının onu sosyalleşmeye zorlaması sonucu kendini partide bulur. Film, bu sahnede Kayla’nın endişe nöbetlerini, iletişim kurmakta çektiği zorluğu ve özgüven problemlerini en ince ayrıntısına kadar resmederken; bir taraftan da vlog’unda çektiği özgüvenli olma konusundaki tavsiye videosunu iç içe geçecek şekilde kurgular. Oluşturulan bu görsel ve işitsel kontrastın arkasındaki temel motivasyon, karakterin sancılı geçen dönemini bizlere sunmanın yanında daha da etkileyici bir gerçeği açığa çıkarmaktır: Kayla kendisi gibi davranmıyordur.

YouTube Üzerinden Kimlik İnşası

Genç bireyler kimliklerini teknolojinin getirileriyle yaratıcı bir şekilde inşa ederken çoğu zaman onlara bağımlı hale de gelmektedirler (Roberts, 2019). Kendilerini ifade etmek için kullandıkları sosyal medya platformları, onlara aynı zamanda dijital ortamda kimliklerini oluşturmak, performe etmek ve de gerektiğinde yeniden inşa etmeye alan tanıyor. Bu süreç Kayla için de çok farklı işlemez. Obsesif bir şekilde kontrol ettiği sosyal medya profilleri veya bir ritüele dönüşmüşçesine yaşadığı anları fotoğraflamak bunun birer yansımalarıdır. Sosyal medyanın insanlarla yüz yüze iletişim kurmasını gerektirmeyişi de Kayla’nın konfor alanının dışına çıkmasını gerektirmez. “Sekizinci Sınıf”ın bir film olarak en büyük başarısı ise çizdiği bu gençlik portrelerinde gerçeklikten uzaklaşmamasında gizli. Sosyal medyanın kimi gençler üzerinde kendini başkalarıyla kıyaslamaya yol açıp anksiyete tetikleyici etkisini incelikle işleyişinin yanında bir iletişim medyumu olarak yararlı taraflarını da tamamıyla görmezden gelmiyor. 

Dijital ortamlarda gençlerin kendilerinden farklı bir kimlik inşa etmeleri Goffman’ın “Impression Management” (izlenim idaresi) teorisiyle ilişkilendirilebiliyor. Filmde, Kayla’nın sıklıkla kendisine arkadaşlarının gözünde kabul edilebilir bir imaj yaratma çabasına tanıklık ediyoruz. Çoğu gencin sosyal medyada kendilerinden farklı, realitenin dışında bir kimlik inşa etmeleri, arkadaşları ve çevresi tarafından anılıp kabul görmek için olabileceği gibi aynı zamanda salt popülerlik için de olabilmektedir (Takahashi, 2016). Filmde bunun bir örneği de Kayla’nın YouTube üzerinden makyaj videoları izleyerek sabah uyanınca makyaj yapması ve ardından “yeni uyandım” etiketiyle Instagram’da paylaşması olarak karşımıza çıkıyor. Karakterin günlük rutini içine yedirilmiş bu küçük detay, aslında günümüzdeki çoğu genci temsil eden güçlü bir imge niteliğinde.

İşlevini Yitirmiş Bir Aile Portresi

Kayla’nın bunalımlı ve endişe dolu iç dünyasını yansıtırken ebeveyniyle ilişkisini de resmetmeyi ihmal edilmiyor. Yemek yedikleri bir akşam babasının çaresizce kızıyla iletişim kurmaya çalıştığı sırada film, alışıla gelmişin dışına çıkarak Kayla’nın perspektifinden olaylara bakmamız için işitsel birtakım müdahalelerde bulunuyor. Yüksek desibelde müzik dinlediği sırada, babası her bir soru sorduğunda biz izleyiciler olarak en az Kayla kadar rahatsız oluyor ve kulaklıktan gelen müziğin tadını çıkarmak istiyoruz. Bu özdeşleşme prosedürünün uygulanmasındaki başat sebep Kayla’nın tarafını tutmamız, onun gözünden babasına bakmamızın istenmesi. Film boyunca, Kayla’nın kişisel alanının babası tarafından ihlal edişine tanıklık ediyoruz. Odasına kapı çalmadan girmesi veya arkadaşlarıyla dışarı çıktığında onu takip etmesi bununla ilişkilendirilebilir. Bir ebeveynin çocuğuyla iletişim kurmaktaki mücadelesini en absürt halleriyle resmetmekten çekinmeyen film, evrensel nitelik taşıyan ebeveyn-çocuk ilişkisi üzerine dijital çağ bağlamında eleştiriler getiriyor.

“Sekizinci Sınıf”, Amerikan sinemasında görmeye alışkın olduğumuz büyüme hikâyelerindeki kalıpların dışına çıkarak gençlerin sosyal medyayla etkileşiminden doğan manzarayı cesurca resmediyor. Karakterlerini ana akım sinemada görmeye alıştığımız tek tip ve karikatürize genç tasvirlerinden sıyırarak; yaşadıkları ruhsal problemleri, obsesif sosyal medya kullanımlarını veya işlevsiz aile tablolarını anlatarak onlara yeni bir boyut kazandırıyor. Film, günümüz toplumunda sosyal medyayla kurulan bağın kritiğini yaparken bir genç kızın kendi olmakta verdiği mücadeleyi de en içten anlarla dokumaktan çekinmiyor.

Bu filmi kimler, nereden ve nasıl izlemeli?

“Sekizinci Sınıf” filmine Amazon Prime (primevideo.com) üzerinden erişim sağlayabilirsiniz. Common Sense Media sitesi, 14 yaş ve üzeri izleyicilerin “Sekizinci Sınıf”ı izlemesinde bir sakınca bulmayarak özellikle de ebeveynlerin çocuklarıyla birlikte izlemesini teşvik ediyor. Filmin yapımcı şirketi A24 ile Common Sense Media’nın ortak hazırladığı tartışma rehberini sizler için çevirdik.

Gençler için tartışma soruları (8. Sınıf ve üzeri)

Rol Modelleri ve Davranışlar

* “Sekizinci Sınıf” filmi sizce gerçekçi mi? Gençleri anlatan bu tarz filmlerle arasında nasıl bir bağlantı var?
* Kayla’nın yaşadıkları sizde empati uyandırdı mı? Onu bir rol model olarak görüyor musunuz?
* Filmde Kayla, sınıf arkadaşları tarafından “en sessiz” seçildiği için herkesi öyle olmadığına ikna etmeye uğraşıyor. Benzer bir durum sizin de başınıza geldi mi?
* Filmde zorbalığa dair bir örnek hatırlıyor musunuz? “Kötü Kız” tiplemesi var mıydı ve varsa bu Kayla’yı nasıl etkiledi?
* Kayla’nın Riley ile arabadaki sahnesi sizi rahatsız etti mi? Buna benzer bir durumu yaşasaydınız siz nasıl davranırdınız? “İzin”, “onay”  veya “razı olma” gibi kavramlardan haberdar mısınız?
* Kayla’nın Gabe ile iletişimi ve Riley ile iletişimi arasında nasıl farklar görüyorsunuz?

Sosyal Medya

* Sosyal medya filmde nasıl yansıtılmış? İyi ve kötü yanları neler? Filmdeki hangi sahneler sizce sosyal medya kullanımını en iyi şekilde tasvir ediyor?
* Kayla YouTube’daki kanalını ne için kullanıyor? Bu kanal onun hayatında nasıl bir öneme sahip?
* Videolarında Kayla her zaman kendin olmanın öneminden bahsediyor. Sizce Kayla kendisi gibi mi davranıyor? Yoksa gerçek hayatta ve online platformlarda iki farklı kimliğe mi sahip?
* Kayla özgüvenini nasıl inşa ediyor? Güvensiz hissettiğinde hangi yollara başvuruyor? Sosyal medya bu konuda bir rol oynuyor mu?
* Filmde Kayla’nın lisedeki arkadaşları onun 5. sınıfta Snapchat kullanmaya başladığını duyunca şaşırıyor. Sizin de arkadaşlarınızla aranızda buna benzer bir konuşma geçti mi?

İletişim ve İlişkiler

* Kayla’nın babasıyla ilişkisini nasıl değerlendiriyorsunuz? Abartılan tarafları var mı yoksa son derece gerçekçi mi?
* Babasının bir ebeveyn olarak davranışlarını doğru buluyor musunuz?
* Akşam yemeğinde yaşadıkları tarzda problemleri siz de yaşıyor musunuz? Aileniz yemek sırasında telefon, iPad veya çeşitli cihazları kullanmanızı yasaklıyor mu?
* Filmde, gençlerin ve yetişkinlerin dünyaya bakışındaki farklılıklarda sosyal medyanın etkisi nasıl işlenmiş?

Tartışma rehberinin orijinal metnine buradan ulaşabilirsiniz. 

Kaynakça
Dargis, M. (2018, Temmuz 11). Review: All the Feels, Hurts and Laughs of ‘Eighth Grade’. The New York Times: https://www.nytimes.com/2018/07/11 /movies/eighth-grade-review-bo-burnham.html adresinden alındı

Fry, N. (2018, Ağustos 1). The Cringey Teen Spirit of “Eighth Grade”. The New Yorker: https://www.newyorker.com/culture/culture-desk/the-cringey-teen-spirit-of-eighth-grade adresinden alındı

Higgin, T. (2018, Aralık 3). Why the Movie “Eighth Grade” Is Great for Digital Citizenship. Common Sense Media: https://www.commonsense.org/education/articles/why-the-movie-eighth-grade-is-great-for-digital-citizenship adresinden alındı

Roberts, M. (2019). Virtual Realities: Social Media and Coming-of-age in Eighth Grade. Screen Education, issue 96. , 24-31.

Takahashi, T. (2016). Creating the Self in the Digital Age: Young People and Mobile Social Media. Digital Asia Hub, 44-50.

 

0 Yorum


Yorum Yap